“Ben robot değilim” yalnızca test değilmiş: İşte gerisindeki gerçek…

Google’da bir siteye girerken evvel “robot” olmadığınızı kanıtlamanız gerekebilir.

Bunu çoklukla “trafik lambasını işaretle” yahut “arabaları seç” üzere testlerle yaparsınız.

İşte bu küçük testlere CAPTCHA denir. İngilizce “Completely Automated Public Turing test to tell Computers and Humans Apart” sözünün kısaltması olan CAPTCHA, Türkçede “bilgisayarlarla insanları ayırt etmeye yarayan otomatik test” manasına gelir.

Her gün milyonlarca kullanıcı CAPTCHA testlerini çözüyor.

Başta internet sitelerini bot taarruzlarından korumak maksadıyla geliştirilen bu sistem, bugün Google’ın denetimindeki reCAPTCHA teknolojisiyle farklı bir hal aldı.

Artık sırf güvenlik için değil, birebir vakitte yapay zekaların eğitimi için kullanılıyor.

HER GÖRSEL BİR DERS

Google’ın geliştirdiği reCAPTCHA sistemi, kullanıcıların işaretlediği görselleri tahlil ederek yapay zeka modellerini besliyor.

Trafik lambalarını, bisikletleri, otobüsleri yahut yaya geçitlerini işaretlediğinizde aslında Google’ın şoförsüz araç projesi Waymo’nun yapay zekasına “bu bir trafik lambasıdır” bilgisini öğretiyorsunuz.

Yani siz yalnızca bir web sitesine girmek isterken, birebir anda Google’ın imaj tanıma sistemlerine fiyatsız eğitim veriyorsunuz.

YANLIŞLAR BİLE FAYDALI

Sistem, daha evvel beşerler tarafından onaylanmış milyonlarca etiketli görseli referans alıyor. Bu sayede, hangi seçimlerin gerçek olduğunu basitçe anlayabiliyor.

Böylece Google, insanların dünyayı nasıl algıladığını yapay zekasına öğretiyor.