Günlük ömrü etkileyen titremeler parkinson belirtisi olabilir

Günlük hayatta sık karşılaşılan titremeler, kolay bir sorun üzere görünse de altında önemli sıhhat sıkıntılarını barındırıyor.

Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi’nden Beyin ve Hudut Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Zırh, beyin pili ve akıllı ses ötesi (MRgFUS) tedavilerinin hastaların titremelerini büyük oranda denetim altına alarak hayat kalitelerini yükseltebildiklerini belirtti.

BİRDEN FAZLA TİTREME NEDENİ VAR

Titreme nedenlerinin yalnızca yaşlanma yahut gerilimle hudutlu olmadığını vurgulayan, Doç. Dr. Zırh, “Titreme deyince aklımıza ekseriyetle Parkinson hastalığı gelir. Parkinson hastalarında bedenin bir tarafında daha ön planda olmak üzere istirahat halinde ellerde para sayar stilde titreme, hareketlerde yavaşlama, bakışlarda donuklaşma ve yüz mimiklerinde azalma ile birlikte maske yüz diye tabir edilebilen yüz hali, kolların beden salınımına iştirak etmemesi ve bedene yapışık olarak, küçük adımlarla ve öne eğilerek yürüme üzere belirtileri bulunur. Parkinson hastasında titreme, eller bir iş yaparken azalır yahut durur” dedi.

GENETİK YATKINLIĞI OLAN TİTREMELER

Doç. Dr. Zırh, “Bu tip titremelerde hastalar istirahatte titreme yaşamaz. Ellerini kaldırıp bir iş yaparken titreme barizleşir. Ayrıyeten geçirilmiş baş travmaları, MS sonrası yahut beyinde kimi hasarlar sonrası oluşan titremeler de mevcuttur. Bu durumlarda beyindeki hareket denetim sistemleri etkilenir ve şiddetli titremeler ortaya çıkabilir” diye belirtti.

TEDAVİ SEÇENEKLERİ

Doç. Dr. Zırh, “Eksik olan dopamini yerine koymak amacı ile hastalara dopamin seviyelerini artırmak için ilaçlar verilir. Parkinson hastalarının kıymetli bir kısmı medikal tedaviye âlâ yanıt verirler. Parkinson’da hastaların yüzde 80-85’i başlangıçta tedaviye güzel yanıt vermişler ise ilaç tedavisiyle uzun mühlet hayatlarını problemsiz sürdürebilirler. Bu hastalarda tedavide daha fazla doz ve daha sık ilaca karşın hasta açılıp rahatlayamazsa, ilaç tedavisinin sağladığı güzellik saatleri giderek azalıp, hastalar günün kıymetli bir kısmını tutuk olarak geçirirlerse yahut ilaçların yerinde duramama, çırpınma ve dans eder üzere istem dışı hareketlere yol açan yan tesirleri ortaya çıkarsa, bir öteki deyişle artık ilaç tedavisi bir yerde tıkanırsa, işte o vakit ameliyat seçeneği düşünülür ve hastalara beyin pili takılması ameliyatı uygulanabilir” dedi.

TEKNOLOJİNİN TÜM İMKANLARINDAN FAYDALANILIYOR

Doç. Dr. Zırh, “Titreme rahatsızlıklarında Derin Beyin Stimulasyonu (DBS) ya da beyin pili dediğimiz usule kıyasla daha fazla tercih edilen MRgFUS tedavisi, cerrrahi müdahale gerektirmeyen, kesisiz, inançlı ve ileri teknoloji kullanımından yararlanılan bir teknolojidir.

Bu prosedür sayesinde hastanın baş derisi üzerinden amaca ulaşmak için yüksek yoğunluğa sahip 1.024 farklı ultrason dalgası ile Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) tekniği bir ortaya getirilerek, titremeye neden olan beyindeki gaye bölgenin etkisizleştirilmesi sağlanır.

Böylece titreme bariz halde azaltılır. Beş yıllık takiplerde, hastaların yüzde 70–73’ünün bu yol sonrasında titremeden büyük oranda kurtulduğu raporlanmıştır” sözlerini kullandı.

“GÜNLÜK ÖMÜRDE TİTREMEYLE BAŞA ÇIKMAK MÜMKÜN”

Doç. Dr. Zırh, “Bu uygulamalar sayesinde bağımsız yaşayamayan, toplumsal hayattan kopan bireyler yine bağımsız yaşama talihi bulabiliyor, kıymetli bir kısmı da mesleklerini tekrar icra edebilme bahtı yakalıyor” formunda konuştu.